Ebedi Takvim






Ilıca Kaplıcaları – Şifne – İzmir

17 Nisan 2010 Cumartesi

Sıcak ve şifalı deniz
Aniden bastıran bunaltıcı sıcaklar insanı ister istemez biraz daha serin, esintili, rahat nefes alınabilen yerleri aratıyor. Sıcak ve soğuk suların cenneti olan Ilıca’da böyle bir tatil beldesi. Tatil, spor, şifa arayanlara önerilen tek adres var; Ilıca…

Ilıca’yı anlatmak için sıcak deniz ve rüzgarın tatlı bir karışımı demek hiç de yanlış olmaz. Ilıca, orman içi piknik alanı, sakin atmosferi ve eşsiz koy manzarası ile tatil için ideal bir bölge. Sokaklarında, tıpkı İtalya’nın Trieste kentinde olduğu gibi motosikletli genç kızların turladığı, gençlerin günün her dakikasını dolu dolu yaşadığı Ilıca’da orta yaşlılar ve emekliler de günün her saatini denizde ya da kaplıcalarda geçiriyorlar. Ilıca’nın pazarı Cumartesi günleri Alaçatı’da kuruluyor. Tarihe meraklı tatilcilerin, Ildırı ve Erythrai antik kentine bir yolculuk yapmaları mümkün. Öte yandan kaplıcaları ile ünlü Şifne de Ilıca’ya çok yakın. Sörfçüler ya da sörfçüleri izlemeyi sevenler Türk ve Alman hocaların hizmet verdiği Alacalı Sörf İstasyonu’na giderek meraklarım giderebilirler.

Ata’nın cumbalı odası
Geçmiş yıllarda kara yolundan çok deniz yoluyla ulaşımın tercih edildiği Ilıca, Atatürk’ü de konuk etmiş. Atatürk’ün Ilıca’da bulunduğu süre içinde kaldığı deniz kenarındaki tarihi Rasim Palas oteli yer alıyor. Ilıca’nın ağırladığı bir başka ünlü ise Adnan Menderes. Ilıca’nın gelişmesinde, arkadaşlarıyla birlikte sık sık Ilıca’ya gelen ve burada 450 evden oluşan bir de site yaptıran Adnan Menderes’in büyük payı var. Türkiye’nin en güzel ve temiz plajlarından birine sahip olan Ilıca sahili sürekli esen poyraz nedeniyle serin. Ancak deniz suyu poyrazın yüzeydeki sıcak suyu sahile taşıması nedeniyle sıcak. Kış mevsiminde ise dalgalar kumları sahile yığıyor, hatta villaların bahçelerine kadar taşıyor. Bu nedenle sezon basında Ilıca sakinlerinin ilk yaptığı iş, sahilin düzenlenmesi ve temizliği ile ilgilenmek. Ilıca’nın şifalı suları Osmanlılar zamanında keşfedilmiş. Yörenin tarihi ile ilgili iki rivayet var. Bunlardan ilkine göre Mısır valisi Tosun Paşa çaresi olmayan bir hastalığa yakalanır. Paşayı tedavi etmeyi başaramayan doktorlar sonunda methini duydukları Ilıca’ya gitmesini tavsiye ederler. Tosun Paşa Ilıca’ya gelir ve uzun süre Ilıca’nın şifaları sularında derdine çare arar. Tosun Paşanın çabaları sonuçsuz kalmaz ve amansız denilen hastalıktan kurtulur. İyileşmesinin verdiği sevinçle de Ilıca’ya bir çeşme yaptırır.
Midyeleri söken sular
Ilıca’nın tarihine ilişkin ikinci öyküye göre , Osmanlı donanması, uzun süren deniz seferlerinden sonra teknelerin altına yapışan midye ve yosunlardan kurtulabilmek için Ilıca açıklarındaki Yıldız Burnu’na gelir ve gemileri burada demirlermiş. Tepelerden inen sular yer altında ısınıp, kazandığı minerallerle birlikte tekrar denizin içinden kaynar ve bu kükürtlü sular teknelerin dibindeki yosunları da, midye kabuklarını da çözermiş. İşte Osmanlılar döneminde teknelerin demirlediği bu Yıldız Burnu’ndaki irili ufaklı havuzcuklarda şimdi ülkenin dört bir yarımdan gelen insanlar şifa arıyorlar. Denizden çıkan sıcak su kaynaktan nedeniyle bu havuzcuklar günümüzde kaplıca havuzu gibi kullanılıyor. Her yaştan ve her türlü derdine şifa arayan insanların içinde keyifle oturdukları bu havuzcuklardan uzaklaşıp, denizde serinlemek isteyenlerin ise birkaç kulaç atmaları yeterli. Tatilde dinlenmenin yanı sıra eğlenmek de isteyenler çeşitli barlar ve diskolar çılgın eğlencelere sahne oluyor.
Ilıca ve Şifne Kaplıcaları, Çeşme deniz olanaklarını bütünleyen ve Çeşme'yi turizm değerleri bakımından zenginleştiren doğal kaynaklardır. Son yıllarda bazı modern turistik tesislerin bünyesine taşınan kaplıca suyunun, uzman doktorlar tarafından denetlenerek kullanılan bir sağlık aracı olarak değerlendirilmesi, Çeşme'yi kış turizmi için de aranan bir merkez haline getirmiştir.

ŞİFALI KAPLICALAR
Çeşme'deki termal kaplıcalar sıcaklıklarına göre iki gruba ayrılır.

a-) Sıcaklığı 20 santigrad derecenin altında olanlar. (İçmeler)
b-) Sıcaklığı 20 santigrad derecenin üstünde olanlar. (Kaplıcalar)

Ilıca ve Şifne kaplıcaları, çok eski devirlerden beri bilinen ve kullanılan kaplıca merkezleridir. Suların çoğunluğu sıcak ve sodyum klorürlü 42 ile 55 derece arasında bulunan sular sınıfına girmektedir. Bu iki yörede pek çok kaynak vardır. Bir kısmı denizin içinde kaynayan bu suların en önemlisi TOPAN ve HAMİDİYE adı verilen esas kaynaktır. Otel ve pansiyonların çoğuna ve yanındaki hamama sıcak su bu kaynaktan gitmektedir. Şifne'de içme olarak kullanılan ve sıcaklıkları nisbeten az olan (19 - 25 derece) aynı bileşime sahip iki ayrı kaynak mevcuttur. Total mineralizasyonları 33 gr/lt. ye kadar çıkmaktadır.
Ilıca ve Şifne suları, karadaki kaynaklardan başka, deniz içinde çeşitli yerlerden de çıkmakta ve bu yörenin plajlarını besleyerek mineral bakımından zenginleştirmektedir. Bu doğal oluşum, Çeşme plajlarına, sağlık açısından eşsiz bir değer kazandırmaktadır. Bu kaplıca suları tuzlu sular sınıfına girmektedir. Tuzluluk derecesi deniz suyunun yoğunluğuna yakındır. Litrede 27 gr.'ın üstünde bulunan bu tuzluluk ile birlikte, oldukça yüksek miktarda, sülfat ve toprak alkalitesi saptanmıştır. Isısı oldukça yüksek olan bu sular, özellikle Fransa ve bazı avrupa ülkelerinde son yıllarda yaygın bir biçimde kullanılan TALASSOTERAPİ MERKEZLERİ'nde deniz suyu ısıtılarak elde edilmektedir. Çeşme kaplıca sularıyla yapılan tedavilerde, özellikle bazı ilthabi ve kronik sendromlarda ve bu arada kronik iltihaplı kadın hastalıklarında, bronşektezi gibi bazı üst solunum yolları kronik hastalıklarında, suların rezalitif özelliklerinden yararlanılmaktadır. Ayrıca lokomotor sistemin ağrılı hastalıklarında, bazı enfeksiyöz tip ve degeneratif romatizmalarda kalsiyum teşekkülün geciktiği kırık vakalarda ve polio şekillerinde değerlendirilmektedir. Şifne'deki içme suları ise hipostetik mideler için yararlı olmakta ve ayrıca müshil olarak ta kullanılmaktadır...

ÇEŞME KAPLICALARI TAHLİL RAPORU

Bu suyun içindeki Anyon ve Katyonlar birleştirilince takribi şöyle oluyor:

Suda Bulunan Mineraller Miktarı Gr/lt.
Na2SO4 0.830
CaSO4 0.920
NaCI 15.300
CaCI2 1.360
MgCl2 0.560
Ca(HCO3)2 1.203
Mg(HCO3)2 0.990
H2SiO3 0.1226

Prof. Dr. Kerim Ömer ÇAÐLAR

Ilıca ve Şifne kaplıcaları, eski ve yeni bütün romatizma, siyatik sıraca, oynak, kemik aralıklarının romatizmadan gayri şişliklerine, oynakların içindeki kese şişliklerine, kemik iltihaplarına, kemik veremlerine, burun iltihaplarına, sinir hastalıklarına, her nevi böbrek, mesane ve kadın hastalıklarına yararlı olduğu doktorlarca tesbit edilmiştir.
Devamlı surette kuzey rüzgarları esen Ilıcalarda yazın hava sıcaklığının 27 dereceyi geçtiği nadiren görülür. Sıcak çamur banyosu alacak hastaların kaç dakika ve hangi derecede banyo alacaklarını hekime danışmaları kendi sağlıkları için daha uygun olur.
Çeşme kaplıcalarındaki ÇAMUR BANYOLARI cildin buruşukluğunu giderir, güzelleşmesini sağlar.

0 yorum:

Yorum Gönder

 
 
 

Görüntüleme Sayısı

Slayt (İZMİR RESİMLERİ)

İzmir haritası


taksi durakları

İZMİR TAKSİ DURAKLARI A B C Ç E
F G H I J
TELEFON NUMARALARIK L M N O
Aranan semtin ilk baş harfini işaretleÖ P R S Ş
BUL tıklatınT U Ü V Y
Z
İZMİR Alan kodu 232